Kötü geçen sezonun sona ermesinin hemen ardından
Fenerbahçe Ülker'in Neven Spahija ile yollarını ayırdığının açıklanmasıyla
birlikte yeni antrenör için birçok isim ortaya atıldı. Bu ortaya çıkan
isimlerin hepsiyle de görüşüldü. İlk olarak Messina ismi ön plana çıkartıldı.
Başarılı antrenör ile anlaşıldığı hatta menajeri aracılığıyla İstanbul'dan ev
bile baktığı iddia edilmişti. Kariyeri büyük başarılarla dolu bu isim haliyle
tüm taraftarlarda büyük bir heyecan yarattı. %99 gibi çok ciddi de bir
"garanti" verilmişti. Ancak Messina konusunda beklenen olmadı. Kesin
anlaşıldı denilen hoca ile anlaşma imzalanmadı. Messina, CSKA'ya gitti.
Messina'nın ardından Panathinaikos ile çok büyük
başarılara imza atmış olan Avrupa Basketbolunun Efsane ismi Zeljko Obradovic
ismi ön plana çıktı. Pana'dan ayrıldığını açıkladığı gibi Kemal Dinçer'in
Atina'ya gittiği ve transferin gerçekleşmesi için Obradovic ile masaya oturduğu
konuşulur olmuştu medyada. Obradovic'ten gelen ilk sinyaller olumluydu aslında.
Tamam bu sefer olacak Fenerbahçe Ülker bombayı patlatacak deniliyordu ama
Obradovic'te olmadı. İstediği maddi gerekçeler oldukça fazlaydı. Bu nedenle
Obradovic ile de anlaşma sağlanamamıştı.
Obradovic ile birlikte ismi anılan diğer "kurt
hoca" ise Ivkovic'ti. Olympiacos'ta tarihi bir sezon geçiren ve hem Yunan
Ligi'ni hem de Euroleague'i kazanan başarılı antrenör, Yunanistan'daki ekonomik
kriz nedeniyle görevinden ayrıldığını açıkladı. Ancak bu kararını verirken
başka bir kulüp takımı çalıştırmayacağını ve Sırp Milli Takımına
yoğunlaşacağını açıkladı. Daha önce kendisiyle görüşülmesine rağmen böyle bir
karar vermiş olması bu transferide ortadan kaldırdı.
Bu üç ismin dışında Maljkovic ve Tanjevic isimleri de
medyada yer almıştı ama bu iki isme de teklif götürülmemişti. Son olarakta
Siena'da doğmuş, doğduğu şehrin takımında 10 sene yardımcı antrenör olarak
görev yapmış ve 2006 yılından itibaren A Takımda Baş Antrenörlük görevine
getirilmiş olan Avrupa Basketbolu'nun Mourinho'su olarak tabir edilen bir isim
gündemimize geldi. Mourinho benzetmesini ben pek kabul etmesem de genç yaşı
itibariyle yakaladığı başarılar göz önüne alınarak yapılmış bir benzetme olarak
düşünüyorum. Siena'yı 6 sezonda üst üste 6 kez Lig Şampiyonu yapan, 5 Kez
İtalya Süper Kupası'nı kazanan, 4 kez İtalya Kupasını müzesine götüren ve 2 kez
de Siena'yı Euroleague'de Final Four'a taşıyan antrenör Simone Pianigiani
Fenerbahçe Ülker ile anılmaya başlandı. Siena'nın Avrupa'daki kriz nedeniyle
yeni yapılanma kararı alması üzerine Siena'dan ayrılacağını açıklayan tecrübeli
antrenör ile Kemal Dinçer birçok kez görüşme yapmış ve her görüşmeden de olumlu
izlenimlerle ayrılmış. 24 Haziran 2012 Pazar günü ise Siena'da doğup büyüyen,
antrenörlük kariyerine bu şehrin takımında başlayan ve 16 sene bu takıma hizmet
eden Pianigiani Fenerbahçe Ülker ile 2+1 yıllık sözleşme imzaladı. Bu
Pianigiani'nin İtalya dışındaki ilk antrenörlük deneyimi olacağı için kendisi
içinde özel bir durum.
Pianigiani, Avrupa Basketbolunun en başarılı genç
antrenörlerinden biri. Aynı zamanda İtalya Milli Takımında da görev yapıyor.
Pianigiani'nin takımının en büyük özelliği her zaman sistem takımı olmasıdır. Kafasındaki oyun sistemine uyan karakterli oyuncuları alır. Bu
sisteminin en belirgin özelliği ise istikrarlı olmasıdır. Kendi liginde 6 kez
üst üste şampiyon olması, Euroleague'de her sezon en az son 8'e yükselmesi, rakip kim olursa olsun
hiçbir seride pes etmemesi bu sisteminin en büyük özelliği. 2010/11 sezonunda
Euroleague'de oynanan Olympiacos serisinde ilk maçta 50 sayı fark yemelerine
rağmen nasıl seriyi kazandıklarını hatırlayalım. Pianigiani'nin sisteminde asla
pes etmek yok. Takıma bu karakteri çok iyi aşılayan bir coach. Fenerbahçe Ülker
ile 2+1 yıllık sözleşme imzalaması da takımımızda kendisine gereken sürenin
tanınacağının bir göstergesi. Yönetim ona bu süreyi tanırken taraftarda ona
yardımcı olması gerekiyor. Desteğini asla çekmemeli. Ki Fenerbahçe taraftarının
Pianigiani'ye istediklerini yapabilmesi için gereken zamanı tanıyacağına da
inanıyorum.
Bir çok kişi için Obradovic, Ivkovic isimleri
anılırken Pianigiani'nin getirilmesi hayal kırıklığı yaratmış olabilir ama
Pianigiani asla küçümsenecek bir coach değil. Avrupa Ligi'nde kendisini ispat
etmiş, istikrarını sürdürmüş bir antrenör. Bu takımda büyük başarılara imza
atabilecek donanımda ve kabiliyette olduğu da bir gerçek. İstediği kadroyu
kurması halinde Fenerbahçe Ülker için daha güzel günler çok yakın olacak. Artık
Pianigiani'de Büyük Fenerbahçe ailesinin bir parçası. Benvenuto Pianigiani...
*** Benvenuto: İtalyanca’da “Hoşgeldin” demek.