Dün sabahtan beri bilgi kirliliği yaşıyoruz. 2010 yılında başlatılan operasyonların bir yenisini izledik dün ancak hiçbir operasyon bu kadar bilgi kirliliğine sahne olmamıştı. İşin içinde Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım olunca herkes kinini, nefretini kusmaya başladı. Aksini beklemiyorum zaten. Türkiye’de bunlar her zaman olur.
Aziz Yıldırım’ın şampiyonluğu para ile satın aldığı lafları dolaşıyor herkesin ağzında. Buna en ufak bir ihtimal dahi vermiyorum. Aziz Yıldırım para ile kupa satın almaz. Mantıken bunu çürütecek bir sürü madde sıralayabilirim bunun tersi olarak bunu destekleyecek madde sayısı neredeyse yok gibi bir şey. Zaten mevcut transferler ve maçlara baktığımızda eğer Fenerbahçe’de bir şüphe varsa, geri kalan takımlarda ve maçlarda şüphenin en babası var!
Savcılık konu hakkında bilgilendirme yapılmasını engelledi. Kimse neyin ne olduğunu tam olarak bilmiyorken bu iddialar nasıl ve ne amaçla dillendiriliyor tahmin etmek güç değil. Bu operasyonlar nedense bana Ergenekon sürecini hatırlattı. Bu olayların sonuçlanmasını beklemiyorum. Bu olaylar birilerine koz olarak sunulacaktır. Tipik bir Ergenekon süreci yaşayacağımızı düşünüyorum. Bu operasyonlar birilerine sürekli tehdit unsuru olarak kullanılacak. Yıllar boyunca sürecek ama çözülemeyecek bir sürece giriyoruz.
Elinde bilgi olmayanların artık susup süreci takip etmesi gerekmektedir. Adalet istiyoruz diye ağlayan vatandaşın bu gibi olaylarda maskelerini düşürüp kendilerini tatmin etmek için adaleti oyuncak yapması çok vahim. Bu süreç boyunca birçok insan sorguya çekilecektir. Gözaltına alınan her kişiye, bilgi alamadığımız şu ortamda suçlu yaftası yapıştırmak çok büyük hatadır.
Her şeye rağmen bel altı vurmalar devam ederse, bu işin sonu kutuplaşmaya kadar gider ve engellemek istedikleri sporda şiddetin önüne geçemezler. Hesap veremeyecekleri işlere kalkışıyorlar!
0 yorum:
Yorum Gönder