Fenerbahçe Ülker'de lig tamamlandıktan sonra
anlaşılan ancak resmi olarak üçüncü sırada açıklanan transfer Barış Ermiş oldu.
Barış hamlesi yerli oyun kurucu açısından oldukça önemli. Ancak
değerlendirmelere geçmeden önce kısaca Barış'ın kariyerine göz atalım.
Basketbola 1991 yılında Yeşilyurt kulübünde başlamış ardından Efes Pilsen
altyapısına transfer olmuş. Efes Pilsen altyapısında geçirdiği 5 sezonun
ardından, Efes'in rezerv takımı olan Pertevniyal'de iki sezon mücadele etmiş.
Pertevniyel'de geçirdiği iki sezonun ardından 2003/04 sezonunda Beşiktaş'ta
forma giydi. Beşiktaş'ta geçirdiği sezonunun ardından altyapısında 5 yıl
mücadele ettiği Efes Pilsen'e transfer oldu. Efes Pilsen ile 2005 yılında
Türkiye Basketbol Ligi şampiyonluğu kazandı. 2006/2007 sezonuna Efes Pilsen'de
başlamasına rağmen devre arası Türk Telekom'a transfer oldu. Burada geçirdiği
yarım sezonun ardından ise Pınar Karşıyaka'ya gitti. Burada da bir sezon
mücadele ettikten sonra tekrardan Türk Telekom ile anlaştı.
Bu ana kadar çok dalgalanmalı geçen kariyerinde
2009/2010 sezon başı milat oldu. 2009 yılına kadar neredeyse her sezon başı
takım değiştiren Barış, 2009'da transfer olduğu Banvit'te üç sezon düzenli
olarak forma giydi. Orhun Ene yönetimindeki Bandırma temsilcisinde önemli rol üstlenen
ve takımın bir numaralı oyun kurucusu olarak mücadele eden Barış Ermiş burada
gösterdiği performans ile adını en iyi yerli oyun kurucular arasına yazdırmayı
başarıp kendisini kanıtladı. 2011 yılı transfer döneminde de Fenerbahçe
Ülker'den teklif almasına rağmen daha fazla süre almak istediğini belirtip
Banvit ile sözleşme yenilemişti. Ancak Fenerbahçe'nin kendisinden vazgeçmemesi
üzerine ve yapılan görüşmeler neticesinde bir sezon rötarlı da olsa 2012
transfer döneminde kendisini Fenerbahçeli yapan sözleşmeyi imzaladı.
Kariyerine göz attıktan sonra şimdi de Barış
Ermiş'in olumlu ve olumsuz yönlerine değinelim. İlk başta da dediğimiz gibi
yerli oyun kurucu transferinde çok önemli bir hamle oldu Fenerbahçe Ülker için.
Ülkemizde Kerem Tunçeri'den sonra şu anda form düzeyi ve istikrarı bakımından
en iyi yerli guard konumunda. Engin'in yaşadığı sakatlıkların etkisinden bir
türlü çıkamaması, Ender'in istikrarsız bir grafik çizmesi Barış'ı yerli guard
konusunda Kerem Tunçeri'nin ardından ikinci sıraya taşıdı. Fenerbahçe'de
Banvit'te oynadığı gibi dominant bir rol üstlenmeyecektir. Takımda ikinci guard
olarak oynayacak ve genelde tamamlayıcı olarak, Bo McCalebb'ı desteklemek için
kenardan gelerek katkı vermeye çalışacak. Fenerbahçe Dergisi'nin Ağustos sayısında
yayınlanan röportajında da; "Ben de oyun kurucu bölgesi özelinde
takımdaki açıkları kapatmaya yardımda bulunmayı amaçlıyorum" demişti.
Öncelikle yeni takımındaki rolünü sezon başlamadan önce bilmesi ve bu
doğrultuda hazırlanması Barış için büyük artı olacaktır. En azından takıma
neler verebileceğini daha doğru analiz edebilecek ve bu doğrultuda
tecrübelerini aktaracaktır.
Barış'ın en büyük artılarından birisi asist
özelliği. Kendisinin oynamasından çok takımı oynatmayı seven ve takımdaki
arkadaşlarına skor katkısı bulmalarında destek olan çok önemli bir oyuncu.
Asist yapma kabiliyeti o kadar gelişmiş bir oyuncu ki, son 3 yılda Türkiye
Ligi'ni bu özelliğiyle adeta domine etti diyebiliriz. Banvit'te geçirdiği 3
sezon boyunca asist ortalamasında ligde ilk üç içerisinde yer aldı. (2011'de
1., 2012'de 2., 2010'da 3. oldu) Saha içerisinde arkadaşlarının dizilişini ve
oyunu çok iyi okuyabilmesi ona bu konuda çok yardımcı oluyor. Geçtiğimiz yıl
ligimizi 6.07 asist ortalamasıyla tamamlamıştı. 6.07 bir oyun kurucu için
oldukça iyi bir asist ortalaması. Özellikle geçtiğimiz sezon yaşadığımız asist
sıkıntımızı gidermek için Barış tam bir biçilmiş kaftan. Mücadele edeceğimiz
her alanda onun vereceği asist katkılarına çok ihtiyacımız olacak. Bo McCalebb
ile birlikte 1 numarada güzel işler yapacaklar.
Asist kabiliyeti dışında atletik yapısıyla da
önemli bir oyuncu. Özellikle hızlı hücum sayılarında Ömer Onan ile birlikte
süper ikili olacaklardır. Boş olduğunda tam sahayı çok hızlı geçen bir oyuncu. Ayrıca
rakip savunmayı da dağıtabilen bir isim. Deliciliği iyi seviyede. Oyun
kurucularda aranan en önemli özelliklerden biridir delicilik. Barış'ta bunu
ligimizde en iyi şekilde yapan yerli guard’lardan biri. Bunların yanı sıra iki
sayılık basketlerde oldukça yüksek bir yüzdeye sahip. Yine geçtiğimiz sezon iki
sayılık basketlerde 73.20'lik bir yüzde yakaladı. Serbest atışlarda ise
%75.34'lük isabet oranına sahip.
Barış, kendine güveni yüksek olan bir oyuncu.
Sahada asla pes etmeyen, maç içerisinde sorumluluk alınması gereken anlarda
sorumluluk almaktan korkmayan bir isim. Bu sezonki transferlerimizle birlikte
sorumluluk almaktan korkmayan oyuncuların yer aldığı çok geniş bir kadromuz
oldu. Banvit'te birçok maçta izledik bu yönünü. Takımın ihtiyaçları doğrultusunda
sahada herşeyini verebilen bir basketbolcu. Banvit'te bu kadar ön plana
çıkmasındaki en önemli etkenlerden biri de buydu. Hücumdaki katkılarını yazdık.
Bize hücum gücü olarak büyük katkıda bulunacağına inanıyoruz ama savunmada
takıma neler verebilir? Savunmada takıma yapacağı en büyük katkısı takip
bloklarını çok iyi yapabilen bir oyuncu olması. Boyunun da (1.94) kendisine
getirdiği bir avantaj ile maça iyi odaklandığında takip bloklarında oldukça
büyük bir katkı verecektir takıma.
Olumlu yanlarından bahsettik. Şimdi de olumsuz
birkaç özelliğine değinelim; Savunmada çok basit faul yapmaktan bir türlü
kurtulamadı. Özellikle karşısında hareketli bir oyuncu gördüğünde kolay
geçilmesi en önemli zaaflarından biri. Serbest atış ve iki sayılık atışlarda bulduğu
başarılı yüzdeyi ne yazıkki dış atışlarda bulamıyor. Üç sayılık atışlarda çok
istikrarsız bir görüntü çiziyor. Yine geçtiğimiz yılın istatistiklerinden örnek
verecek olursak dış atışlarda %27.40 gibi oldukça düşük bir yüzdeyle mücadele
etmiş. Ayrıca dediğim gibi karşısında hareketli bir oyuncu gördüğünde topu yarı
sahaya taşımakta da büyük sıkıntı çekiyor. Fakat bu sıkıntısını Fenerbahçe'de
yaşayacağını tahmin etmiyorum çünkü genellikle sahada Bojan Bogdanovic ve Emir
Preldzic gibi topu rakip sahaya oldukça başarılı taşıyan oyuncularla oynayacak.
Bu açığını Fenerbahçe'de pek fazla göstermeyecektir. Şüphesiz bu durum kendisi
içinde bu büyük bir avantaj olacak.
Engin'in takımdan ayrılmasıyla yerli oyun kurucu
olarak takıma katılabilecek en iyi oyuncuyu aldı Fenerbahçe Ülker. Şu anda Türk
oyun kurucular açısından en istikrarlı oyuncu olması da Barış'ı diğerlerinden
bir adım öne çıkartıyor. Barış; kişilik olarakta, oyunculuk olarakta
Fenerbahçe'ye yakışan bir sporcu. Formamızı giydiği müddetçe bizlere çok güzel
maçlar izleteceğinden eminim. Kendisine çok güveniyorum. Banvit'te ki kadar göz
önüne çıkmayabilir burada ama bu pasif olacağı anlamına da gelmez. Takım
içerisinde Bo McCalebb gibi bir yıldız ile aynı bölgede yer alacak olması hem
kendi basketbolu için hem de takıma vereceği olumlu katkıları için önemli. 2
sezondur istediğimiz bir oyuncuydu. Bu sene ailemize katıldı. Umarım taraftarın
beklentilerini karşılayabilecek bir performans sergiler. Bizim bu konuda hiçbir
şüphemiz yok. Bu transfer de Fenerbahçe Ülker için hayırlı uğurlu olsun.
0 yorum:
Yorum Gönder