Bugün Galatasaray resmi internet sitesinden Basketbol Şube
Koordinatörleri Murat Özyer imzasıyla bir açıklama yayınlandı. Bu açıklamada
Murat Özyer, basında ve internet ortamında son günlerde çıkan İlkan Karaman
transferiyle ilgili -yalan, yanlış- bilgileri düzeltmek amacıyla yaptığını
belirtmiş. Bu yapılan açıklamadaki tezatlıkları ve kendi kendini ele vermesiyle
Özyer bulunduğu mevkiyi ne kadar hak ettiğini(!) de gözler önüne sermiş. Üst
tarafta bulunduğu şikayeti hemen alt paragrafında kendisi çürütmüş. Şimdi bu
yapılan açıklamayı paragraf paragraf irdeleyelim.
Öncelikle şunu belirtmekte fayda var; Yapılan açıklamada basında yer
alan haberler dışında hiçbir ekstra bilgi verilmemiş. Sadece Murat Özyer
tarafından İlkan ve menajeriyle daha önceden bir görüşme yapıldığı ve oyuncunun
sözleşmeyi imzalamak istemediği açıklanmış. Ki İlkan Karaman cephesi bu
açıklamayı daha önceden yalanlamış ve Galatasaray cephesinden kendileriyle
ilgilenen kimsenin olmadığını belirtmişti.
Kulübümüz, 12 Eylül 2010 tarihinde Tofaş SK'dan belli bir bedel karşılığı bonservisi alınan sporcu İlkan Karaman ile geçen sezon başında 12 Haziran 2011 tarihinde 2016 sezonuna kadar özel sözleşme imzalamıştır.
Galatasaray ile İlkan arasında özel bir sözleşme yapıldığı zaten medyada
daha önce birçok kez gündeme gelmişti. Burada verilen bilginin sadece imza
tarihleri Murat Özyer tarafından -ilk kez- açıklanmış oldu.
Geride bıraktığımız 2011-2012 sezonunda da kulübümüz kiralık statüsündeki iki kontenjan hakkını Melih Mahmutoğlu (2012-2013 sezonu için opsiyonlu sözleşmesi olan) ve Can Korkmaz'a (2014'e kadar sözleşmesi olan) kullanmış ve sonuç olarak kontenjan boşluğu olmaması nedeniyle oyuncu bonservisi ile Karşıyaka SK'ya verilmiştir.
Burada yapılan açıklamada İlkan'ın bonservisinin -resmi olarak-
geçtiğimiz sezon başında Karşıyaka'ya verildiği açıklanmış. Yani sporcunun
2011-2012 sezon başında Galatasaray ile herhangi hiçbir bağı kalmamıştır.
Oyuncu o tarih itibariyle Karşıyaka kulübünün bonservisli sporcusudur. Bu
gelişmede medyada bugün açıklandığı gibi aynen haftalar öncesinde biliniyordu.
TBF'de bulunan, Karşıyaka SK ile İlkan Karaman arasında yapılan resmi 'Tip Sözleşmesi'nin özel şartlar bölümünde; "Galatasaray SK'nın talep etmesi halinde 2011-12 basketbol sezonunun sonunda 15 Temmuz 2012 tarihine kadar sporcunun bonservisi Galatasaray S.K.'ya verilecektir" maddesi yer almaktadır. Söz konusu maddeye bağlı kalınarak sporcunun bonservisi Kulübümüzce 6 Temmuz 2012 tarihinde yazılı olarak Karşıyaka S.K' den istenmiştir. 12 Temmuz 2012 tarihinde Karşıyaka S.K. İlkan Karaman'ın bonservisini Kulübümüze göndermiştir.
Yukarıdaki paragraftada boldladığımız satırlara dikkat lütfen.
Galatasaray, Karşıyaka'ya verilen bonservisin özel şartlar bölümüne talep
edilmesi halinde İlkan'ın bonservisinin Galatasaray'a verileceğinin eklendiğini
belirtmiş. 12 Temmuz'da da bonservisin kendilerine gönderildiğini açıklamışlar.
Ancak unutulmamalıdır ki uluslararası transfer talimatlarında bu durum sadece
iki kulüp arasında bir anlaşmanın olduğunun tescilini verir. Sporcu ile
transfer etmek isteyen kulüp arasında bu madde ile hiçbir sözleşme imzalama
yükümlülüğü verilmez. Bu konulan madde ile Karşıyaka kulübü Galatasaray İlkan'ı
geri almak istediğinde bonservisini -ücretsiz olarak- geri göndereceğini kabul
etmiş durumdadır. Ancak İlkan'ın bu madde kapsamında Galatasaray ile resmi
sözleşmeye -tekrardan- imza atma zorunluluğu asla yoktur.
Yapılan görüşmelerde gerek sporcu ve gerekse menajeri her seferinde; İlkan Karaman'ın 2012-2013 sezonunda takımımızda yeterince süre alamayacağını, sporcunun kendisini geliştiremeyeceğini belirterek resmi sözleşmeye imza atmak istememiştir.
Üst tarafta anlatmak istediğimi Murat Özyer yukarıda yer alan paragrafta
kendisi anlatmış. Galatasaray oyuncunun sözleşmesini, özel şartlara koyduğu
madde ile Karşıyaka'dan geri almış olmasına rağmen sporcuya bu sözleşmeyi
imzalatamamıştır. Çünkü bu oyuncunun kendi insiyatifinde olan bir durumdur.
İlkan, yukarıda Özyer'in de açıklamalarında belirttiği gerekçeleri öne sürerek
bu yeni sözleşmeye imza atmak istememiş. Ki İlkan ve menajeri Galatasaray'ın bu
süreçte kendileri ile ilgilenmediğini ve ilgisiz kaldıklarını Fenerbahçe
Ülker'e transferinin ardından açıklamışlardı. Burada Özyer'in yapmış olduğu
açıklamayı gerçek varsayarsak bile, transfer talimatları gereğince İlkan'ın bu
sözleşmeye imza atmaması doğal bir durumdur. Oyuncu kendi insiyatifinde olan bu
kararı bu şekilde kullanmıştır.
23 Ağustos 2012 tarihinde kulüp ile sporcu arasında yapılan tek tip sözleşmeler dışındaki sözleşmeleri tescil etmeyen (hatta disiplin kuruluna sevk eden) TBF sporcunun yeni kulübü ile yaptığı sözleşmeyi tescil ettiğini bildirmiştir.
Yukarıdaki açıklama ise tam bir komediden öte birşey değildir. TBF ve
uluslararası transfer talimatları gereğince, transferler federasyonlarca
kendilerine resmi olarak bildirilen -Tek Tip Sözleşmeler- ile tescil
edilebilir. Oyuncu ile kulüp arasında yapılan her türlü -özel ve gizli-
sözleşmeler TBF tarafından asla dikkate alınmaz. Mevzuat ve Tahkim Kararları
gereğince, Federasyon tarafından tescil edilmeyen ve tarafların kendi
aralarında ’özel’ olarak imzaladıkları, ’Özel sözleşme, özel fesihname ya da
özel nitelikteki her türlü evrak’, Federasyon tarafından hukuken dikkate
alınmaz. Fenerbahçe Spor Kulübü'de İlkan Karaman ile TBF Tek Tip Sözleşmesi
imzalamış ve bunu TBF tescillemiştir. Burada alınıp, gücenilecek hiçbir şey
yoktur.
Bununla beraber 15 Ağustos 2012 tarihinde İlkan Karaman, TBF resmi sitesine verdiği ve haber sitelerine, sosyal medyaya ve gazetelere yansıyan röportajında ''Başımızda geçen sezonu 3 kupa ile kapatmış bir antrenör var. Bu bizim için büyük avantaj. Kendimi hocama göstermem için milli takımda iyi bir performans sergilemem gerekiyor. Nasıl bir oyuncu olduğumu burada çok daha iyi görecek'' demiş ve bu demecin hemen ertesi aynı İlkan Karaman yeni kulübü ile sözleşme imzalamıştır. 17 Ağustos 2012'de sporcu gazetelere verdiği demeçte ise: "Bu hayalimin gerçekleşmesinden dolayı çok mutluyum" demiştir.
Yukarıdaki paragrafta ise İlkan'ın vermiş olduğu röportajlardan
alıntılar yapılarak Murat Özyer kendisini ve kulübünü kendi taraftarı önünde
haklı gösterme çabasında bulunmuş. Olayın gerçek yüzünü bilen, hatası
bulunanları iyi etüt edebilen Galatasaraylılar bile bu açıklama karşısında
yöneticilerinin düştüğü vahim durumu göreceklerdir.
Uzun lafın kısası Murat Özyer medyada yer alan bilgileri doğrulamaktan
başka bir açıklama yapmamış. Hepimizin bildiği bilgileri tekrarlayıp sonunda da
sporcuyu taraftarı önüne atarak kendini olaydan sıyırma yolunu seçmiş. Açıkçası
bu Özyer'e yakışmamış. Suçu İlkan'a atarak yönetim zaafını ve hatasını ört pas
etmek o seviyede görev yapan bir idareciye yakışmaz. Taraftarına şık görünme
çabalarından vazgeçip şapkayı önüne alma vaktidir bu vakit. Yoksa tribüne
oynayarak bir şube yönetilmez, bir sporcuda harcanmaz! İlkan, Fenerbahçe
taraftarından alacağı büyük destek ile Sarı-Lacivertli forma altında başarılı
birçok sezon geçirecek. Bizim buna inancımız tam. Bir kez daha İlkan'a
Fenerbahçemize hoşgeldin diyor, başarılar diliyorum.
0 yorum:
Yorum Gönder